Hayatınıza Yön Verecek 3 Kural

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İnsanın hayatı her zaman kendi ellerin olmalıdır. Hayat yaşayan birçok insan için anlamsız ve sıradan bir şekilde geçiyor; yıllar boyunca eğitim al, kitap oku, ise gir ve aile kur. Bu örnekler kimi insan için sıradan kimi insan için de koskocaman hayaller. Ancak insan en basit hayallini gerçekleştirmek için çok çalışıp bir yerlere geliyor ve hayalini unutarak edindiği beceriler ile hayatına devam ediyor. İnsanların sıradan bir hayat yaşamasının sebebi amaçladıkları hayallerini unutmuş olmalarıdır, insan hayallerini unuttuğu zaman hayatı iş dünyası olarak görürsek sadece bir robot olarak görülebilir. Kişi bu çaresiz durumdan kurtulabilmesi mümkündür ve sadece uygulaması gereken 3 temel kural vardır. Bu kuralları hayatına uyguladığı zaman artı yönde hayatına yön verebilir. İşte insanın hayatına yön verecek 3 kural…

1-Bireysel Düşünmek

Dünyamızda artık 6 milyarın üstünde insan yaşıyor ve modern dünyada sağlık sisteminin gelişmesiyle insan ömrü en az 70, en çok da 90 yıl olabilmektedir. Bununla birlikte iş dünyasına erken atılan ve erken yaşta emekli olan birçok insan var, insanlar emekli oldukları zaman iş dünyasında edindikleri tecrübeler ile uzun zamandır hayalini kurduğu işini kurabilir, işi yüzünden zamanı olmadığı bolca vakti olduğu için ailesi ile geçirilebilir; bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. Bu gibi düşünceler kişiden kişiye değişebilir. Çünkü her insanın kendine özgü hayalleri ve düşünceleri vardır, zamanda ayrı bir önemli faktör olduğundan bireyin kendisine ait hayallerini gerçekleştirmesini için bir yarış vardır ve bireysel düşünmeyi engelleyen de birçok unsur var. Bu unsurlardan en önemlisi de insanın sevdiği arkadaşları ve tanıdıkları. İnsanların çoğunda dünyadaki popüler şeyleri takip etme eğilimi olduğu için bireysel düşünmeyi unutuyor ve toplumda sıradan bir insan olarak ruhunu kaybediyor. Bireysel düşünmek kendi çıkarını düşünmek değildir veya kendini diğer insanlardan üstün görmekte değildir, sadece bireyin kendisine görev olarak bellediği düşüncelerdir. İnsanlar ile düşüncelerini paylaştığınız zaman bireysel düşünce biraz köreliyor ve diğer insanlar birlikte hareket ediyor. Günümüzde bireysel olarak düşünmek için insanın tek başına zaman geçirmesi gerek. Bireysel olarak düşüncenizi ya da hayallerinizi gerçekleştirmek üzere kendinizi boş zaman yaratarak İnsanlardan uzak kalmaya özen göstermeye çalışın.

2-Kendini Bir Karakter Yaratmak

Bir insan gerçek hayata atıldığı zaman edindiği tecrübelerden ve öğrendiği derslerden karakteri oluşmaya başlar. İnsanın aklında ilk başında düşünceler yoktur, yaş aldıkça da düşünceleri oluşmaz. Aslında durum tam tersi şeklinde ilerler hayatta; insan çok fazla tecrübe kazındıkça kafasındaki düşünceleri tam oturur ve oluşan sağlam düşünceler insanın karakterini yansıtır. Zaten bir insanın karakteri oluştuğu ve tam oturduğu zaman hayatına dair kolayca kararlar ve tercihler yapabiliyor fakat karar vermek kadar kararların uygulanmasında önemlidir. İnsanlar ani bir şok etkisiyle karar alabiliyor, kararlarını uygulamaya sokabilir fakat değişimi gördükçe verdiği kararlardan geri dönebiliyor. Çünkü İnsanlar değişmekten ve bilinmezlikten korktukları için karar vermede ve tercihlerini uygulamada zorlanıyorlar. Özet olarak kararların uygulamasında her zaman bir geriye dönüş gibi seçenek yoktur, yeni kararlar demek insanların hayatlarında yeni bir sayfa açmak demektir. Eğer karar alamıyor ve diğer insanların verdiği tavsiyeler ile yaşıyorsanız, insanlardan biraz uzaklaşarak bir kağıt üzerinde değerlendirme yaparak karakterinizi tekrardan inşa edebilirsiniz, hiçbir şey için geç değildir.

3-Olumsuz Duyguları Önemsememe

Hayatta her zaman insanların duyguları ön planda olmuştur. Günümüzde televizyonda, sosyal medya platformlarında insanların olumsuz duygularına oynanan ve genellikle korku uyandıran içerikler bulunmaktadır. Bu içerikler yüzünden insanlar birbirine güvenmemekte ya da tam tersine birbirleri ile yakınlaşarak derin iletişim kurabilmektedirler. Ancak insanların bu içerikler yüzünden karamsar bir ruh haline bürünerek sadece hayatındaki olumsuz duygulardan besleniyorlar. Olumsuz duygular ancak insanın stresi yükseltir ve stresse sahip insanlar iş dahi yapamaz hale gelir. Bu yüzden çevreniz ne kadar olumsuz duygu yayan içerik, insan varsa direk bir şekilde görmezden gelinmesi gerekir fakat bir yandan da gerçekleri göz ardı edilmemesi gereklidir. İnsan bireysel mutlu olması üzere her şeyi görmezden geliyor, her şeyi görmezden gelmek insanın farkına verme becerisini köreltir ve artık hayatını toz pembe görerek gerçekliği görmezden gelerek hayata küsme ihtimali vardır. Olumsuz duyguları göz ardı ederken bir yanda da gerçekleri de görmek gerekir.